Yaşam denilen süreç doğum ve ölüm ikilemini içerir ve bu ikisi arasında olanlar bizi gerçekliğe ya da hayal âlemine götürür. Gerçeklik ve hayal âlemi arasında düşünceler, duygular ve eylemler seçimlerimizi belirlememize rehberlik ederler. Zıtlıklar olmadan varoluş olamaz. Hint kutsal metinlerinde bahsedildiği gibi zıtlıkları gelişip dönüşebilmek için kullanabiliriz.
Hint temel metinleri olan Vedalar’ın yorumcusu bilge Patanjali, yoganın sekiz basamaktan oluştuğundan bahseder. İlk basamak ve yoganın temelini oluşturan kavram ahimsa” yani “zarar vermemek”tir. Sadece etrafımızdakilere değil, kendi kendimize de zarar vermekten uzak durmalıyız. Zarar vermemek nasıl yoganın temelini oluşturuyorsa, mula bandha da (anüs kontrolü) omurganın temeli ve desteğidir. Nefes ve egzersizlerle beraber anüs kontrolü bedenin merkezinden duruşu düzenler, empati kurabilmeyi ve içtenlikle kalbi açabilmeyi sağlar. Özellikle yaşam enerjisini “ahimsa ve mula bandha” beraber kontrol ederler.
Sekiz basamaklı yoga olan ashtanga yoga tekniğini geliştiren Guru Pattabhi Jois öğretilerinde, Tanrı’nın kalbimizde olduğunu, fakat etrafının altı zehirli duygu ile çevrili olduğundan bahseder. Bunlar; “arzu, öfke, kuruntu, açgözlülük, hırs ve tembelliktir”. Yoga egzersizleri düzenli olarak adanarak, gayretle yapıldığında ortaya çıkan ısı ile bu altı zehir yanarak yok olur ve içimizdeki nur, evrensel öz açığa çıkar.
Nefesleri kalbe doğru gönderdikçe önce bu zehirli duygular karşımıza çıkar. Nur’a ulaşmak için adanarak disiplinli egzersizler yapmak gerekir.
Sri K. Pattabhi Jois, “anüs kontrolünün” (mula bandha) zihin kontrolünü de sağladığından bahseder ve her gün, her an anüs kontrolüne odaklanılmasını önerir. Özellikle zorlu yoga pozlarında anüs kontrolü güçlü olduğunda pozlar rahatça yapılabilir. Mula bandha merkezimizi, temelimizi güçlendirir.
Özümüze ulaşmamızı engelleyen, bizi zehirleyen duygu durumları: Kama (arzu), Krodha (öfke), Moha (kuruntu), Lobha (açgözlülük), Matsarya (hırs) ve Mada’dır (tembellik).
Arzu (Kama): Şehvet, arzular, duyularımızla algıladıklarımız gerçeklik arayışında yanıltıcı olabilirler. Arzu ve isteklerimizin kölesi haline gelmemize sebep olarak bizi yönetmeye başlarlar. Mula bandha arzu ve ihtiyaçlarımızı kontrol eder.
Öfke (Krodha): Öfke duygusu bir anda oluşur. Kendimiz ve diğerleri için zararlı olabilir. Bunun için mula bandha kontrolüne odaklanmak ve bu enerjiyi yaratıcılığı geliştirmek için kullanmayı denemek gerekir. Öfkelendiğinde 10 dakika boyunca nefesler ve mula bandha üzerine odaklanıp bu enerjiyi dönüştürebileceğin bir alan yaratmayı dene. Öfke aynı zamanda mutlulukla, güzelliklerle dolu zamanımızdan da çalan anlardır. Öfke yerine sevinçleri ve mutlulukları yukarı çekmeyi denemeliyiz.
Ashtanga yoga beden, zihin ve ruh birliği oluşturmak, zehirleri ortadan kaldırmayı sağlamak, bedeni ve ruhu arındırmak için odaklanmak amacıyla nefes ve egzersizlerini kullanan bir yoldur. Yoga pratiklerinde alıp verdiğimiz (ujjayi) nefesler, denizdeki dalgaların çıkardığı sesler gibi sakinleştiren seslerden oluşur. Öfke ortaya çıktığında bu tarzda nefes alıp vermek bu enerjinin yavaş yavaş sakinleşmesini sağlayacaktır.
Kuruntu (Moha): Enerjimizi gereksiz yere harcadığımız önemli duygulardan biri de “kuruntu”dur. Gelecekte olabilecek olumsuz ne varsa düşünmeye başlarız ve karma yasasına göre de bu düşünceler olumsuzlukları kendine doğru çekerek, endişelendiğimiz olayların oluşmasına zemin hazırlanmasını sağlar.
Açgözlülük (Lobha): Hayat acılarla doludur. Eğer acılarımızı unutmak için sürekli yemek yersek, çok içki ya da sigara içersek, sık sık alışveriş yaparsak, uzun süre televizyon ve bilgisayar karşısında oturursak, gerçeklikten ve özümüzden uzaklaşmaya başlarız. Kendi kendimize yetemeyecek, mutlu olamayacak duruma geliriz. Mutlu olabilmek için hep dışarıdan destek bekler, içsel enerjimizi köreltiriz. Oysa içsel enerji bizim bu hayatta var olabilmemizi sağlayan en önemli güçtür.
Hırs (Matsarya): Her konuda hırs, güvensizlik duygusunun farklı bir şeklidir. Başkalarının başarısı bizim başarısızlığımız haline gelir. O yüzden diğerlerinin başarısızlığı hedeflenir; bu duygular bizi ele alır ve yönetir. Bencillik ön plana çıkar. Bu duygulardan cömertlik ile kurtulabiliriz. Başkalarının başarılarını takdir edebilmeyi öğrenmek bizi mutluluğa ve huzura götürür.
Tembellik (Mada): İçsel enerjimizi körelten ve her konuda girişimi, deneyimi engelleyen duygulardır. Zamanın boşa akıp gitmesine, kendimizi yetersiz hissetmemize ve en sonunda değersizleşmeye neden olan zehirlerden biridir.
Tüm bu zehirli duygu ve düşüncelerden kurtulabilmenin yolu Guru Pattabhi Jois’un bahsettiği gibi yoga egzersizleri yapmaktan geçer. Adanarak disiplinli çalıştığımızda çıkan enerji, bu zehirlerin yanarak kül olmasını, buharlaşmasını sağlayarak içsel özümüze ulaşmamızı sağlar. “Mula bandha ve Ahimsa”, fiziksel egzersizler ve duygular arasında bir ilişki sağlar.
Negatif enerjilerin oluşturduğu duygu durumlarını dönüştürebilmeyi yoga pratikleri ile öğrenebiliriz. Öfkeyi bağışlamaya, kıskançlığı takdir etmeye, korkuyu güvene, bağırmayı dinlemeye, arzuyu memnuniyete, beğenmemeyi umursamamaya, yüzeyselliği derinliğe, yargılamayı empati kurmaya, almayı vermeye, üzüntü ve depresyonu neşeye dönüştürebilmek mutluluğa giden yoldur.
Kaynak: http://kpjayi.org/