Hinduizm’in kaynağı olan “Vedalar” (kutsal metinler) zamanla diğer kültürlere aktarılırken yorumlanarak yeni felsefi düşünceleri ortaya çıkarmıştır.
Veda geleneğine bağlı olan bu felsefi düşüncelerin en temelleri 6 Darşana (felsefi bakış) olarak kabul edilir. Bunlar: Yoga, Samkhya, Nyaya, Vaişeşika, Purva Mimamsa, Uttara Mimamsa’dır. Darşanalar da kendi aralarında ikişer ikişer birbirleri ile bağlantılıdır.
Varlıkları ve kavramları sayılarla belirleyen, kanıtlayan, ölçen Samkhya felsefesi ve içsel konsantrasyon ile birliğe getiren yol olan Yoga felsefesi birbirleriyle bağlantılıdır.
Samkhya, varoluş özünü Prakriti ve Purushaolarak ayırmıştır.
Cansız ve bilinçsiz olduğu kabul edilen maddesel prensipler, doğa, Prakriti’dir.
Süptil, canlı ve bilinçli olan madde ötesi, ruhsal olan Purusha olarak tanımlanırken Atman (bireysel öz) ile Purusha arasında net bir fark belirtilmemiştir.
Prakriti (madde âlemi) üç “guna” adı verilen hallerden oluşur:
• Harmoni, iyilik, saflık, yapıcı, yaratıcı, pozitif, huzurlu, erdemli, mutluluk ile ilgili hal olan Sattva guna,
• Ne iyi ne kötü olan, aktif, ben merkezli, hareketli, eylemle ilgili hal olan Rajas guna,
• Kaotik, düzensiz, yıkıcı, negatif, aktif olmayan, ilgisiz, dengesiz, ihmalle ilgili hal olanTamas guna.
Prakriti, tüm varlıkları kapsar ve 24 ilkesi vardır:
İçsel fonksiyonlar:
1. Yaratıcı, 2. Akıl (Buddhi), 3. Benlik duygusu (Ahamkara)
Duyu fonksiyonları:
4. Görme, 5. İşitme, 6. Koku alma, 7. Tat alma, 8. Dokunma, 9. Anlama
Beş duyu:
10. Göz, 11. Kulak, 12. Burun, 13. Dil, 14. Deri
Davranışlarla ilgili organlar:
15. Gırtlak, 16. Eller, 17. Ayaklar, 18. Boşaltma organları, 19. Üreme organı
Dış dünyanın beş öğesi:
20. Eter, 21. Hava, 22. Ateş, 23. Su, 24. Toprak
Bu 24 ilkenin diğer tarafında ise Purusha vardır.
Samkhya felsefesine göre yaradılış süreci, prakriti’de üç guna’nın sürekli ve karşılıklı sonsuz bir döngü içinde, yukarıda sayılan ilkeler ile tüm madde evrenini sürekli yeniden yaratıp, yeniden yok etmesidir.
Purusha ise saflığını ve değişmezliğini koruyarak, bozulmadan bu yaradılış ve yok oluş döngüsünün dışında durur. Tüm bu hareketlerin gözlemcisidir. Tüm farkındalık ve bilinç hali purusha’dan gelir.
Prakriti âleminde olan acılar, arzular, ilişkiler, maddi dünyanın günlük olaylarındaki haller, sonsuz öz olan purusha’yı etkilemediği bilindiğinde ise acılar, bağımlılıklar, arzu ve istekler ortadan kalkar.
Sankhya öğretisinde de gerçeği anlamanın ve kurtuluşa ulaşmanın yolu maddi dünyanın çekimine kapılmadan erdemli bir yaşam sürmekten geçer ve yoga, Samkhya öğretisini uygulama bakımından tamamlayan bir felsefi yaklaşımdır.
Yoga, kurtuluşa götüren, daha çok eylemle ilgili olan bir yol, bir öğretidir ve Samkhya felsefesindeki bilgilerden yararlanır. Patanjali sutraları’nda anlatılan aydınlanmaya giden sekiz basamaklı yol olan ahlâk kuralları, öz disiplin, beden hareketleri, doğru nefes alış verişler, duyu organlarının içe yönlendirilmesi, konsantrasyon, meditasyon hali (içe dalma) ile aydınlanmaya ulaşıldığından bahsedilir.
Bu hale gelindiğinde ise Patanjali, kudretlere, üstün güçlere ulaşılacağından bahseder ya da zaten özde olan bu kudretler ortaya çıkar. Geleceği bilmek, tüm varlıklarla iletişim kurabilmek, en küçük hücreyi ya da tüm evreni bilmek, genç kalmak, doğanın işleyişini etkileyebilmek, görünmez olmak, duvarların içinden geçebilmek gibi birçok kudret açığa çıkmakla birlikte tüm bu kudretlere takılıp kalmamak, önemsememek kurtuluşa götüren yoldur.
Yok oluş ve yeniden var oluşun sonsuz döngüsünde, sezgisel akıl buddhi gelişir, ben bilinci ahamkara ve duyusal zihin manas sayesinde duyularla algılanan dış dünyada yaşam mümkün hale gelir.
Kaynakça:
Mircae Eliade, Yoga, Ölümsüzlük ve Özgürlük, Kabalcı Yayınevi, İstanbul, 2003
Harvey Day, Yoga Illustrated Dictionary, Kaye & Ward Ltd., 1971
H.J. Störig, İlkçağ Felsefesi, Yol Yayınları, 1994
Heinrich Zimmer, Hint Felsefesi, Emre Matbaacılık, 1992
Orhan Hançerlioğlu, Dünya İnançları Sözlüğü, Remzi Kitabevi