Modern Fizik Ve Felsefe

Platon’dan günümüze insanı felsefe yapmaya yönelten şey, onun kendisini bir aradurum içerisinde görmüş olmasıdır. İnsanın, kendisini çevreleyen doğa ile kendisini aşan sonsuzluk (Tanrı) arasındaki sıkışık konumu, Plato ve Aristoteles’ten beri hep bir şaşkınlık ve merak konusu olmuştur. Aynı merak, nesne, olgu, olay ve giderek evren bilmecesi karşısında olduğu kadar, insanın [...]

Salome, Yudit ve Delila

Yazı yazmak için oturup yarım bırakanlardanım. Her oturuşumda iki davetsiz mÎsâfirim olur: Platon ve Aristoteles. Konuşmadan, beni esir alırlar. Platon olanaklı olduğu ölçüde soyut olanda kalmamı, İdeal olanı vurgulamamı önerir: “Veciz olanı, lakonik ifadeyi anlamayanla işin ne?” diye sorarak baskı kurar. Aristoteles ise tüm bağlantıları göstermemde, bir dizge oluşturmamda ısrar [...]

Güzellik Sevdirir, Sevilen Güzeldir

Sanat güzelliğin açığa çıkması, duyuların önüne getirilmesidir. Güzelin kendisinin varoluş biçimleri sanatın değişik alanlarında görülür. Sanatta sınıflama onun konusuna göre değil kullandığı araç ve yöntemlere göre yapılır. Hangi biçim altında gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin farklı sanat alanlarının ortak yanları vardır; amacı güzellik, aracı imge, yöntemi hayal gücü, iletisi duygularadır. ‘Güzel’ kavramı ‘İyi’ [...]

Yazar: Mustafa Alagöz|2024-07-13T18:15:22+03:00Mart, 2017|Kategoriler: Felsefe, Sanat, Sayı 73 | Mart – Nisan 2017|

Kaygı

Kaygı sözcüğünü kısaca betimleyecek olursak; kötü bir sonuca varılacak diye duyulan, duyumsanan, üzüntü, endişe anlamına gelir. Aslında kaygı insan varoluşunun temelinde bulunur. Kaygının birçok çeşitleri vardır. Birkaç örnek verecek olursak; yaşam kaygısı, psikolojik kaygılar, geçim kaygısı ve sağlık sorunlarını sayabiliriz. Aslında tüm canlılar genel olarak ölüm kaygısı taşırlar ve bu [...]

Yazar: Turgut Özgüney|2024-04-23T19:23:47+03:00Şubat, 2017|Kategoriler: Felsefe, Kaygı - 2016|

Kaygı ve Ümit

“Yasak, Âdem’i kaygıya sürüklemiştir, çünkü özgürlüğün olanağı onda yasak ile uyanır.” [1] Søren Kierkegaard’ın bu sözleri kavramını özgürlükler ve yasaklarla birbirine bağlayan bir önermeyi içinde barındıran bir cümle niteliğindedir. Felsefe tarihinin ve günümüzün belki de önümüzdeki yılların halen gündem konusu olacak olan “özgürlük” kavramıyla, bazı düşünür ve bilim insanlarına göre, [...]

Yazar: Emre Cömert|2024-04-23T16:51:05+03:00Şubat, 2017|Kategoriler: Felsefe, Kaygı - 2016|

Augustinus’un Kehaneti

“Bir keresinde Kaygı (Cura) bir nehirden geçiyordu, bir kireç parçası gördü ve ona şekil vermeye başladı. Oluşturduğu şeye bakıp düşünürken Jüpiter geldi. Kaygı Jüpiter’den bu parçaya ruh vermesini istedi. Jüpiter memnuniyetle kabul edip kireç parçasına ruh verdi. Ardından Jüpiter parçaya kendi isminin verilmesini istedi. Kaygı ile Jüpiter arasında bu konuda [...]

Yazar: Akın Candan|2024-04-21T18:46:32+03:00Şubat, 2017|Kategoriler: Felsefe, Kaygı - 2016|

İçeride Tek, Dışarıda Çok

Bilme ve anlama yetisiyle donanımlı olan insan bu yetisini değişik biçimlerde ortaya koyar, başka bir deyişle ifade eder: Davranışlar, eylemler, sözler “ifadenin” tekil araçları; sanat, din ve felsefe ise onun bütünlüklü- yöntemli olarak ifadesidir (ifadenin ifadesi). İfadenin bu düzeyine Logos, yani ateşli söz diyebiliriz. Bu kavram üzerinde uzun uzun durmak [...]

Yazar: Mustafa Alagöz|2024-07-13T18:31:45+03:00Ocak, 2017|Kategoriler: Denemeler, Felsefe, Sayı 72 | Ocak – Şubat 2017|

Dilin Diyalektiği, Diyalektiğin Dili

 “Fikirlerin düzeni ve bağlantısı Şeylerin düzeni ve bağlantısıyla aynıdır.” Spinoza      “Ussal olan edimseldir ve edimsel olan ussaldır.” Hegel ÖZET “ Şeylerin düzeni fikirlerin düzeni ile aynıdır”[1]. Ancak her ikisinin düzeni de birbirine yaklaşınca biri ötekine koşan mıknatıs ve metal özelliğinde değildir. İki yanın aralarında hiçbir farklılık kalmayacak biçimde yalın [...]

Yazar: Coşkun Özdemir|2024-07-13T18:30:21+03:00Ocak, 2017|Kategoriler: Felsefe, Sayı 72 | Ocak – Şubat 2017|

Platon ve Sadr Kavramı

“... rabbişrah lî sadrî”[1] Aristokle[2] veya dâhil olduğu inisiyasyonda kendisine verilen isimle Platon, İslâm dünyasında Eflatun ismiyle bilinir. İslâm dünyasında kendisine neden Eflatun dendiği bir muammadır. Hâkim olan görüşe göre Grekçeden yapılan tercümeler döneminde, Arapçada “p” sessizinin bulunmaması ve yan yana iki sessiz harfin telaffuzundaki güçlük sebebiyle Platon adının İslâmî [...]

Yazar: İzzet Erş|2024-07-13T18:27:03+03:00Ocak, 2017|Kategoriler: Denemeler, Felsefe, Kavramsal, Sayı 72 | Ocak – Şubat 2017, Tanrıbilim|
Go to Top