Tarih ve felsefe farklı biçimler altında incelenebilmeleri bakımından çok anlamlılık taşırlar. Tarih hem insani varoluşun belirlenmesi hem de insani olup bitmeleri ortaya çıkarmaya çalışan bir uğraşı […]
Schopenhauer’ın irade felsefesi esas olarak Kant felsefesine dayanmaktadır. Ancak oluşma süreci içinde bu felsefe, kendi dönemindeki Romantiklerin (Fichte, Schelling ve Hegel) görüşlerine tepki olarak Kant’ı savunurken, […]
Yeni Platonculuk nedir? Bunu anlayabilmek için öncelikle Platon’u biraz tanıyalım. Platon M.Ö. 427-347 yıllarında yaşamış olan Antik Yunan filozofudur. Gençlik yıllarında Sokrates ile tanışıp öğrencisi olur […]
İnsan Hakları söz konusu olduğunda sıkça atıf yapılan “Doğal Haklar”, içgüdüsel, itkisel bir alanın tanımını kapsar. Doğa alanı, tinsel olanın karşısında durur. Yalnızca bir beden varlığından […]
Daniel Golebiewski / Çeviri: Selçuk Alev İkinci Dünya Savaşı sonunda, bireyler ve sivil toplum kuruluşları (STK’lar), Birleşmiş Milletler Sistemi kurucularını, birtakım insan hakları unsurlarını ortaya koymak […]
Mathias Risse / Çeviri: Selçuk Alev Bu yazı, Harvard Kennedy School, Carr Center for Human Rights Policy için 2018 yılında yazılmış bildiridir. Giriş Yapay zekâ insan […]
Bu yazısında Levinas, insan hakları nosyonunun Batı düşüncesinde, ve bu arada Kant’ta, nasıl anlaşıldığını ve ne şekilde temellendirildiğini ele alıyor. Sonuç itibariyle Levinas, kendi ötekilik felsefesiyle […]
“Ne cesaretle bizden umut bekliyorsunuz. Boş sözlerinizle hayallerimi ve çocukluğumu çaldınız. Ben yine de şanslı çocuklardan biriyim. İnsanlar ıstırap çekiyor, insanlar ölüyor, koca koca ekosistemler çöküyor; […]
Günümüze kadar geçirilen aşamalara paralel olarak insan haklarının, insanlığın ortak değerlerini oluşturan temel kavramlardan biri haline geldiğine şüphe yoktur. Her insanın saygı görmesi gerektiği fikrine dayanan […]