Onun İsmi ile

Şu uzun hatta ne var; göz, kulak, saç sendin sen Bir taç bin baş içinmiş, demek ki taç sendin, sen Hallettin de bir yazı dağıttın o/telinde Hallaç, "enel hak" demiş, demek Hallaç sendin, sen Çeşmeden susuz akar, aç dökülür ekmekten Ben varlığına kandım, anladım; aç sendin, sen Ademi muhtaç kılmak, [...]

Yazar: İhsan Kanberoğlu|2024-08-08T15:30:51+03:00Ağustos, 2017|Kategoriler: Aydınlanma Sorunu, Sayı 03 | Ağustos 2010|

Agnistambhasana – Kare Poz – Fire Log Pose

Sanskritçe’de, Agni ateş; Stambha heykel anlamına gelir. Yin tarzı yogada Square (Kare) poz olarak bilinir. Agnistambhasana pozunun içinde sorunsuz kalabilmek için battaniyenin üzerinde rahat bir  bağdaş oturuşu, düz bir sırt (torso) ile poza başlıyoruz. Birkaç derin nefes alıp vererek bilincimizi duruşa hazırlıyoruz. Önce sol bacağımızı dizden kırarak kasıklardan uzağa yere [...]

Yazar: Nilgün Çevik Gürel|2024-08-08T15:30:14+03:00Kasım, 2016|Kategoriler: Sağlık, Sayı 03 | Ağustos 2010|

Geometri Sanatı

Ezoterizm, yerin içine seyahat; geometri ise yerin ölçümlenmesidir. Ezoterizm bir seyahat iken; geometri, aklın içsel seyahatindeki kavramlarını konu eder. Geometrisiz bir ezoterik seyahat yapıldığını söylemek, seyahatin düzeninden habersiz olmaktır. Günümüzde birçok yazılı eserde, geometri, aritmetik ile beraber matematiğin bir bölümü olarak ele alınır. Bu durum kısmen doğru kabul edilse bile, [...]

Yazar: Kutay Akın|2024-08-08T15:29:36+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 03 | Ağustos 2010|

Tasavvuf Edebiyatında Ceviz Simgesi

Bilindiği gibi dünya edebiyatında simgesel anlatım çok yaygındır. Bu, edebiyatın bir betimleme sanatı olmasıyla yakından ilgilidir. Felsefi kavramların açık seçik olmasına ve yalnızca insan usuna yönelik oluşturulmasına karşın, edebi metinler akıl ve duyguya aynı anda seslenebilmek için simgesel betimlemelere ağırlık vermiştir. Tasavvuf edebiyatının edebiyat yazımı içinde özgün bir yeri vardır; [...]

Yazar: Metin Bobaroğlu|2024-08-08T15:23:59+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Hikmet ve Tasavvuf, Sayı 03 | Ağustos 2010|

Iztırab Sahiplerine Ne Mutlu!

Duyulan, verilen, çekilen, artan ve azalan bir duygunun adı: ıztırab... Iztırab duyuyoruz, ıztırab çekiyoruz, bazen de başkalarına ıztırab veriyoruz... Öyle ki ıztırabımız bazen artıyor, bazen de azalıyor... Bu sözcük farklı şekillerde yazılabiliyor: ıztırab, ızdırab, ıztırap, ıstırap... Niçin? Bu, “lisan-ı dad” olarak da bilinen Arapça’daki ‘dad’ harfinin bir cilvesi... Bakınız biz [...]

Yazar: Dücane Cündioğlu|2024-08-08T15:23:16+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 03 | Ağustos 2010|

Oksijen Cenneti Kazdağları’nda Huzur Dolu Bir Mekan: Hızır Kamp

Hızır Kamp Homeros’un İlyada’sında “Binbir Pınarlı İda Dağı” olarak anlattığı, bugünkü adıyla Kazdağları’nın Kirişlik Vadisi eteğinde bir dinlenme ve arınma mekanı. Edremit’e bağlı Mehmetalan köyüne 2 km. uzaklıkta olan kamp, Kazdağı Milli Parkı sınırlarına yürüyüş mesafesinde. Milli Park’ta olduğu gibi Hızır Kamp’ta da ekosistem ilkeleri öncelikli. Tamamıyla doğal malzemeden yapılan [...]

Yazar: Ahmet Yazman|2024-08-08T15:31:32+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Gezi, Sayı 03 | Ağustos 2010|

Tahtacı Alevilerinde Yaşamın Kendisi Olan ‘Ritüel’…

Binlerce yıllık serüvene sahip bir geleneğin günlük yaşamı kapladığı ve bugün hâlâ dimdik ayakta durduğu, Tahtacı Alevi köylerinde gözlemlenebilen bir gerçektir. Balıkesir’in Zeytinli Beldesine bağlı Mehmetalan Köyünde ekmeğini ağaçtan çıkaran, ağacı kesmeden önce ondan özür dileyip rızalık isteyen Tahtacılar’ın günlük yaşamlarında pek çok ritüel bulunmaktadır. Esasında yaşamlarının tamamı bir [...]

Yazar: Ayşe Acar|2024-08-08T15:32:57+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 03 | Ağustos 2010|

Bir Doğa Ana Kaçamağı: Hızır Kamp

Mitolojik söylence açısından oldukça zengin Kazdağları (Tanrıların dağı / İda dağları) bölgesinde konumlanan, toprak yolları sürerek ulaşabildiğiniz Hızır Kamp’ın ahşap giriş kapısına yakın bir yerinde sizi ilk karşılayan, başında türlü şekillerde bağlanmış renkli yazmaları, kollarında uyandırılmış/uyandırılmamış mumları, ellerinde lokmalarıyla yörenin köylülerinin “Delikli Taş” ismiyle andıkları bir Yatır’dır. Onun hemen ilerisinde, [...]

Yazar: Elif Ersoy|2024-08-08T15:32:12+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Gezi, Sayı 03 | Ağustos 2010|

Aydınlanma

Karanlığa götüren yolu bırakıp “Işığa Götüren Yol”u takip eden bilge kişi, kendi evindeki yaşamı terkedip “Özgürlük Yaşamı”na girer. Tek başınalık içinde en üst sevince ulaşır. Sahip olma duygusundan, arzulardan, zihnini karartan her şeyden özgürleşir. Işığa götüren yolda zihnini iyi eğitmiş, bağlılıkların zincirinden kurtuluşta sevinç bulmuş, tutkuların karanlığından özgürleşmiş olan kişi, [...]

Yazar: Cengiz Erengil|2024-08-08T15:28:49+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 03 | Ağustos 2010|
Go to Top