Şu uzun hatta ne var; göz, kulak, saç sendin sen
Bir taç bin baş içinmiş, demek ki taç sendin, sen
Hallettin de bir yazı dağıttın o/telinde
Hallaç, “enel hak” demiş, demek Hallaç sendin, sen
Çeşmeden susuz akar, aç dökülür ekmekten
Ben varlığına kandım, anladım; aç sendin, sen
Ademi muhtaç kılmak, ona muhtaç olmakmış
Ben ki sana muhtacım, demek muhtaç sendin, sen
Nerden aklına geldi, çifte su vermek akla?
Ay kesti, yıldız çaktı; demek ki haç sendin, sen
Bizi ilaçlar gibi birbirimize sürdün
Havan içinde bildik, demek ilaç sendin, sen
Kıvrak bir kısrak zaman, ha desen havalanan
Şak şak üstüne şak şak, demek kırbaç sendin, sen
Dünya topal bir yalvaç kendi kendine döner
Dans içinde dans varmış, demek amaç sendin, sen
Din…din…din diyor saat; akrep yok, yelkovan yok
Sınırsız kadran benim, demek sarkaç sendin, sen
Ne kaytanmış ki hayat, boyu var, metresi yok
Ezeli çiviyim ben, demek topaç sendin, sen