Mitolojik Sevgililer

…“Sevgi çok sabreder, lütufla muamele eder, sevgi haset etmez, sevgi övünmez, kibirlenmez, çirkin muamele etmez, kendi faydasını aramaz, hiddetlenmez, kötülük saymaz; haksızlığa sevinmez, fakat hakikat ile beraber sevinir; her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi ümit eder, her şeye sabreder.” …“Şimdi ise iman, ümit, sevgi, bu üçü kalıyor ve [...]

Yazar: Ayşe Doğu|2024-08-06T18:29:29+03:00Ocak, 2017|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|

Sevgili Burhan Oğuz Hocamızı Vefatının Yıl Dönümünde Rahmetle Anıyoruz…

Birkaç cümle ile de olsa kendisini vefatının bu yıl dönümünde bir kez daha anmak istedik... Vakıfla ilgili bağlantılar ve yeni çıkarılacak eserleri ile ilgili olarak sık sık kendisiyle görüşme fırsatım olurdu. Bu buluşmalarda kendine özgü ikramları ve misafirperverliğiyle bende eşsiz anılar bıraktı. Şüphesiz bu anılar, en çok yaşayanlar ve kendisini [...]

Yazar: İzzet Erş|2024-08-06T18:30:08+03:00Ocak, 2017|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|

Ayın Konuğu: Oğuz Atabek

20 yılı aşkın bir süredir bir sigorta acentesi olarak hizmet vermenin yanı sıra, Anadolu Aydınlanma Vakfı da dâhil olmak üzere farklı sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarına yıllardır aktif olarak katıldığınızı biliyoruz. Kurumunuzun internet sitesindeki bir yazınızda, ‘sigortacılık sektörünün en temel kavramının güven olduğunu’ ifade ediyorsunuz. Bunca yıldır hizmet verdiğiniz bu mesleği [...]

Yazar: Deniz Tipigil|2024-08-06T18:30:43+03:00Kasım, 2016|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011, Söyleşiler|

Hint İrfanı

Dünyada çeşitli kültürler, dolayısıyla da çeşitli inanç, düşünce ve felsefeler vardır. Bu kültürlerin en eskilerinden biri de Hint Kültürü’dür. Çeşitli ırkların kaynaştığı ve birbirlerinin içinde eridiği Hindistan, genellikle ‘Dinsel Felsefe’nin beşiği sayılır. Hindistan’da en basit inançlar bile bir felsefe değeri taşır. Hint’e ait felsefenin ayırt edici özelliği bireysel oluşudur. Bu [...]

Yazar: Metin Bobaroğlu|2024-08-06T18:24:24+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|

Bhujangasana Cobra Pose Kobra Pozu

Kobra pozu, omurgayı, özellikle alt omurların bulunduğu bel bölgesini güçlendiren, disk kaymaları veya bel sorunları yaşayan hastalar için doktorların da önerdiği bir pozdur. Yin yogada Seal (fok balığı) poz olarak adlandırılır. Pozu yaparken rahat olabileceğimiz yoga matını ya da battaniyeyi yere seriyoruz ve üzerine yüzüstü uzanıyoruz. Kollarımız bedenin iki yanında, [...]

Yazar: Nilgün Çevik Gürel|2024-08-06T18:28:54+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|

Lâm ile Elif’in Aşkı*

• Bil ki Lâm ve Elif birlikte yanyana durdukları zaman, dost olurlar ve her biri diğerine bir eğilim duyar. Bu eğilim hem bir tutkudur (heva), hem de bir ilgidir (garaz). Demek ki eğilim ancak bir aşk hareketinden doğmaktadır... Lâm bu babda Elif’ten daha güçlüdür, çünkü o Elif’ten daha çok âşıktır. [...]

Yazar: Muhiddin İbn'ül Arabi|2024-08-06T18:31:46+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|

Maske

rivayet edilir ki zamanların ardında tanrıların katında bir balo tertiplenmiş evrenin tüm tanrıları davetliymiş geceye her birine birer maske verilmiş bittiğinde gece teslim edilmek üzere sayım tanrısı: “bir maske eksik!” demiş güneşlere, aylara, yıldızlara bakmışlar aramışlar evrenin dört bir yanını didik didik sonunda dünyada bulmuşlar izini dağı-taşı, bitkiyi-hayvanı yoklamışlar bir [...]

Yazar: Sedat Sarıbudak|2024-08-06T18:32:52+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|

Postmodern Bakış

Avrupa’da 17. yüzyılda gelişen Aydınlanma dönemi düşünürleri, aklın ve mantığın esas -hatta tek- ölçüt olması gerektiği görüşünü savunmuşlardır. Akıl ve mantığı her türlü bilginin şekillendiricisi olarak kabul etmek felsefi bir bakıştan çok, bir ideoloji olmaktadır. Zira ideoloji, kısıtlayıcı, doktrine dayalı, tek yönlü bir bakış açısıdır. 17. yüzyıla kadar din ideolojisi [...]

Yazar: Haluk Berkmen|2024-08-06T18:28:12+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|

Joseph Campbell’a Göre Monomitlerin Yapısı*

“Rüyalarımız kişisel mitlerimizdir, mitlerimiz kolektif rüyalarımızdır. Artık hepimize yol gösteren ortak mitlerimiz yok, ama her gece uykunun o gizemli dünyasına çekildiğimizde, kendi mitlerimizle baş başa kalırız.” (J. Campbell) Gerek Joseph Campbell ve gerekse Carl Gustav Jung mitlerle rüyalar arasındaki o çarpıcı benzerlikleri, bilimin ışığında ve eşsiz bir sezginin rehberliğinde gösterdiler. [...]

Yazar: Dilek Yarcan|2024-08-06T18:27:16+03:00Ekim, 2016|Kategoriler: Sayı 09 | Şubat 2011|
Go to Top