Genel

25 Ocak 2017

Muhiddin İhya Efendi'den…

  İhya bağının hem sümbülü hem bülbülü olan yavrularım!                 Şeyhülekber Kaddesallah ordusundan levendiz Ehlitevhid ummanından bir bendiz. Ben yok, sen var Ya Rabbi! Benim varlığım, senin varlığının şahididir. Beni sevip de halk eden Rabbim Beni bana müstakil Beni bende serbest bırakan Rabbim Sana kendimin hayrat olduğunu ilân ederim. Beni benden al! Beni sen eyle! Rabbim Rabbim benim Rabbim Sen nerede ben orada Kalıpta insan olduğumuz gibi ruhta da insan […]
25 Ocak 2017

İstanbul Kadıköy Çok Sesli Korosu

Müzik, kelimelerle anlatılamayan duygu ve düşüncelerin seslerle anlatılması sanatı… İnsanlığın doğuşundan beri var ve hep var olacak olan… Herkesin anlayabildiği ve anlayabileceği, dünya üzerindeki yegâne dil… Dil, din ve ırk fark etmeksizin direkt olarak duygulara hitap eden, ruhlarımızı titreten, gönüllerimizi kaynaştıran, duygusal olarak algılanışının yanı sıra aynı zamanda akıl ile de kavranabilen en etkin sanat dallarından biri… Daha felsefi bir tanıma göre ise; duygu, düşünce, izlenim ve tasarımları başka gerçeklerin de […]
25 Ocak 2017

Nutk-u Şerif

                                                                                      Hakk sûretidir âlem-i imkân ile Âdem, Bundan güzeli nerde ki Cennet’te mi sandın? Her yer ne güzel menba-ı hüsn, insan güzeli, Sen de bu cemâli, huri gılmanda […]
25 Ocak 2017

Orpheus’a Soneler

(Türkçesi: A.Turan Oflazoğlu) Gelir Tanrının elinden. Ama nasıl, de bana, kişi Tanrıyı dar çengiyle nasıl izler ki? Uyumsuzluk onun usu. Kesiştiği yerde iki yürek-yolunun, tapınak yoktur Apollon uğruna. Türkü, senin öğrettiğin gibi, arzu değil, değil üstüne düşülen, sonunda kazanılan; türkü varlıktır. Kolay gelir Tanrıya, bil. Peki ne zaman varız biz? Tanrı ne zaman yerle yıldızları bizim varlığımıza harcar?  Bu değil, genç, senin sevmen değil, hayır, sesin ağzını zorla açsa bile […]
25 Ocak 2017

Yaşasın Cumhuriyet!

  Gölköy adında bir yer varmış Gelibolu’da Televizyonda gösterdiler geçen gün. Gelenek edinmiş köy halkı, “Ben kendimi bildim bileli bu böyledir” diyor muhtar, 29 Ekim’de toptan sünnet ederlermiş çocuklarını… Derken ekranda entarili bir çocuk belirdi Kirvesi tutmuş kolundan Yatırdılar bir kamp yatağına, Ardından sünnetçi olacak zat boy gösterdi elinde bıçağıyla, Çocuk kaldırdı başını, bağırdı: “Yaşasın cumhuriyet!” diye. Bunun üzerine de ekran karardı Korkarım bu, sade Gölköylülerin değil, umumuzun, sade küçüklerimizin […]
25 Ocak 2017

Ayın Konuğu: Hakkı Ekşi

Yaşam öykülerinin en başından başlıyoruz röportajlarımıza bildiğiniz gibi. Size de aynı merakla ilk çocukluk yıllarınızdan üniversite seçiminize kadarki öykünüzü sormak istiyorum… Nikolai Gogol 1809’da ‘en eksi 139’ yaşındayken doğmuş. O da Karadenizliydi. Denizdaşız. O beni hiç tanımadı, ben onu on beş yaşında tanıdım. O Karadeniz’den Petersburg’a, ben Kars’a gittim on iki yaşındayken. Onun Petersburg yolculuğundaki yaşını bilmiyorum. Unutmadan söyleyeyim, Kars’ta Puşkin’le karşılaştım: ‘Erzurum Yolculuğu’nun okunuşu. Kız kardeşi olan yaşıtlarımı kıskanırdım. […]
25 Ocak 2017

Aşk-ı Kübra

  Aşkıdır insana, kamil namını tevcih eden Aşkıdır insanı, terk-i cennete teşvik eden Aşkıdır rüsva eden nefsin tekebbür tavrını Aşkıdır ihsan eden ummman-ı feyzin gavrını Ehl-i aşkın gam-küsari bil ki çeşmi yaşıdır Bu sebepten aşıkın, gam muhterem yoldaşıdır Hasret-i maşuk, ken’an aşıkı giryan eden Firkat-i canandır ancak kalbleri suzan eden
15 Aralık 2016

Babel

Alejandro González Iñárritu tarafından yönetilen 2006 yılı yapımı Babel (İbranice kargaşa sözcüğünü çağrıştırıyor) filmi, ismini Tevrat’ta ve Kur’an’da da geçen ayrıca dünyadaki başka yerel efsanelerde de kendini duyuran, Babil Kulesi’nden alıyor. Babil Kulesi’nden Tevrat’ın yaratılış bölümünde şöyle bahsedilir: “… Ve bütün Dünya’nın sözü bir, dili birdi. Şarktan göçtükleri zaman Sinear (Sümer) diyarında bir ova buldular, orada oturdular. Birbirlerine ‘gelin, kerpiç yapalım, onları iyice pişirelim. Onların taş yerine kerpiçleri, harç yerine […]
23 Kasım 2016

Burhan Oğuz Hocamızın Anısına; Belkemikli Omurgalı Aydın

(Türk Kültür Tarihçisi ve Mühendisi – 1 Mart 1919, İstanbul – 18 Şubat 2009, İstanbul) Sanatçı ve bilim adamı hem yaratı eylemiyle hem de vatandaş eylemiyle aydın sıfatı kazanabilir. Önemli olan, sanatçı ve bilim adamı kişiliğiyle aydın kişiliğinin çelişmemesi, örtüşmesidir. Hem yaratı eylemi hem de vatandaş eylemi bakımından aydın sıfatıyla çelişen durumlar da az değildir. Demek ki ressamlık, şairlik, bestecilik, doktorluk, mühendislik, öğretmenlik, marangozluk, işçilik, çiftçilik gibi “aydın oluş” durumu […]